Her İnsanın zorluğuda kendine kadardır.
Bir söz vardır ya hani bana yetecek kadar diye ben bu sözün aslında yaşamımızın çok farklı alanlarında geçerliliğine defalarca kez şahit olmuşumdur.
Her birimizin aynı fikirde olduğu bir şey varsa oda yaşamda ki karşılaştığımız zorluklarımızdir .
Engelliler için de durum pek farklı değildir. Farklı olan taraf yaşamak zorunda kaldığımız zorluklar noktasındadır.
Karşılaştırmak gerekirse doğuştan engelli bir insan ile sonradan çeşitli sebeplerle uzuvlarını kullanamayan yada tamamen yoksun kalan bir kişi için hayat elbette aynı olmayacaktır.
Nereden mi ? biliyorum ben doğuştan ağır engelli diye adlandırılan o, sınıfa mensubumda oradan biliyorum .
Ben her zaman söylüyorum bu sözü ve doğruluğunada inanıyorum. Hayat daima en iyi öğretmendir . Bizler için dersleri bazen çok ağır olmakla birlikte her insanın bir kaldırabilme bir de taşıyabilme noktası vardır.
Bir çocuk düşünelim doğuştan engelli ve tabiiki yapabilecekleri şeyler sınırlı ve çevresine özellikle de annesine bağımlı olarak yaşam sınırları belirlenir o, istesede istemesede bu yaşı ne kadar ilerlesede değiştirilemez bir gerçektir . Kardeşlerinin yapabildiği bir çok şeyi o, yapamaz . Bu çok üzücü, yıpratıcı bir yaşamdır ve bu şekilde devam edeceğine bir süre sonra kişi kendiside alışır ve kabullenir bu benim yaşam biçimim der.
Tabii bir de kendi yaşamına dair her şeyi kimseye bağımlı olmadan yapabilenler var . Bu insanlar sağlıklı bir şekilde dünyaya gelirler çocukluğunda istediği oyunları oynayabilmekten tutunda yetişkinlikte istediği yere istediği gibi gider istediği en doğru ve en yanlış ne varsa kimseye bağımlı olmadan yapar çünkü o, sağlıklı bir insandır.
Bir gün bir şey olur belki sonradan yakalanılan bir hastalık belki de bir kaza sonucu( tırafik, iş, ve çeşitli kazalar ) işte yeni bir yaşamla tanışmak zorunda kalınır.
Tanışmaklada kalmaz malesef bu şekilde yani bir çok şeyi yapabiliyorken artık yatağa , tekerlekli sandalyeye , çevresindeki insanlara bağımlı ve bağlı yaşamayı öğrenmesi ve öğretmesi gerekecektir.
Benim kanımca sonradan bir şekilde engelli olan engelli kişilerin yaşamla mücadeleleri çok daha zor çünkü tatmadığınız bir yemeğin lezzetini bilemezsiniz bu nedenlede onu yiyememenin sizde bırakabileciği hisle çok sevdiğiniz zevk alarak yediğiniz bir tadı düşünelim şimdi de bir gün doktorunuz gelip artık sana bu yemek yok diyor .
Çok basit bir soru hangisi için alışmak ve yaşamına tabiiki yapadildikleri ölçüde sanki her şey yolundaymışcasına devam etmek daha kolay ...
HAYAT FARKLI FARKLI DA OLSA HERKES İÇİN ZORDUR. SADECE SABREDEBİLDİĞİ , TAŞIYA BİLDİĞİ VE ALIŞABİLDİĞİ ÖLÇÜDE KOLAYLAŞABİLİR ...
DAHA DA ZORLAŞMADAN, ZORLAŞTIRILMADAN HAYATIN GÜZELLİKLERİNİN FARKINA VARMAYI DİLİYORUM SEVGİYLE YAŞAYIN...
HATİCE ÖZKAN
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.